Finlandiya Cumhuriyeti 1919-1920 yıllarında bağımsızlığını kazanmıştır. İsveç'in 1809 yılına kadar hüküm sürdüğü Finlandiya'da bu tarihten sonra Rusya İmparatorluğu hüküm sürmüştür. Rusya'ya bağlı otonom bölge Finlandiya'da Fin'lerin İsveç ve Ruslarla eşit olduğunu söyleyen Fenomenler 1830'lardan itibaren momentum kazanmış 1920 yılında bağımsızlıklarını tamamlamışlardır.
Fenomenler, Biz İsveç değiliz, Rus da olamayız, O zaman Fin olmalıyız diyorlardı.
Fenomen, dilbilimci ve eğitimci Matthias Castren 1813-1852 yılları arasında yaşamıştır. 1838 yılında bir arkadaşıyla birlikte fotoğraftaki Lapland bölgesinde çıktığı gezide Fin dilinin diğer dillerle ilişkilerini araştırmıştır. Fin-Ural dil ilişkileri konusunda araştırmalar yapan, yayınlarda bulunan 1990 yılında Helsinki'de kurulmuş M.A.Castren topluluğu bugünde faaliyetlerini sürdürmektedir.
Bugünkü Fin milliyetçileri göçmen karşıtı olsalarda, Finlandiya'nın kurucuları Fenomenler kendilerinin göçmen olduğunu söylüyorlardı. Kırım Tatar Türkleri'nden olduklarını, ve dillerinin Ural-Altay dil ailesinden olduğunu belirtiyorlardı. Bu görüşleri Osmanlı-Rusya arasındaki 1853-1856 tarihindeki Kırım Savaşı'ndan sonra, Rusya'nın tehcir (zorunlu göç) politikalarını öğrenmelerinden sonra daha da alevlenmiştir.
Fince ve Türkçe aynı dil ailesinin farklı kollarına mensuptur. Fince Ural-Altay dil ailesinin Fin-Ugor alt koluna, Türkçe ise Oğuz alt koluna mensuptur. Örneğin Ben (Türkçe), Mine (Fince), Min (Tatarca) veya Sen (Türkçe), Sine (Fince), Sin (Tatarca)